İstanbul
19 Eylül, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.58
  • EURO
    34.81
  • ALTIN
    2412.9
  • BIST
    9645.02
  • BTC
    66248.09$

HZ. FATIMA ANA’NIN İZDİVAÇ YAŞI

18 Ocak 2024, Perşembe 12:26

Araplarda bayanların evlilik yaşı 16’dır. Hz. Muhammed’in yaşadığı dönemde olan ananevi budur. 6 veyahut 9 yaş söylemi kadına dair bir hesaplama usulünden kaynaklanır.

Arap kültürünü ve töresini bilmeden günümüz mantığıyla dem vurmak sadece o coğrafya üzerinden inanca saldırarak reddetmek yanlış bir tutumdur.

Bayanlarda yaş hesaplaması, Arap geleneğinde, bayanın hayız görmeye başlamasıyla sayılmakta idi. Ortalama yaş olarak 12 gibi düşünecek olursak, bu şu anlama geliyor:

- 6 yaşında olan aslında 18 yaşında

- 9 yaşında olan ise 21 yaşında oluyor.

Ziya Şakir 1958 yılında kaleme aldığı Hz. Fatıma adlı eserinde Arap geleneğine göre Hz. Fatıma Ana’nın 16 yaşında evlilik çağına gelince Hz. Ali ile evlendirildiğini yazmaktadır.

O çağda ortalama yaşama süresinin 35-45 olduğu düşünülürse, gayet doğal olarak 16 yaşında evliliğin olması kabul görülür. Lütfen tarihi araştırırken, araştırdığınız dönemin ananevisini, sosyo-kültürel yapısını, sağlık koşullarını, savaşlarını ve kıtlıklarınıda etken olarak araştırıp değerlendiriniz. Günümüz algısı ve değerleriyle yargılamanız gerçekliği yansıtmaz.

Hz. Muhammed’in Aişe ile olan sözde evliliği ve Aişe’nin yaşı yalan ve iftira üzerine işlenmiş bir kurgudur. Rahmetli Yaşar Nuri Öztürk, anlatımlarında bunun büyük bir iftira olduğunu ve yobazlarca da kabul gördüğünü dile getirmiştir. Kendisi de Aişe’nin 19-23 yaşları arasında olduğunu tarihi verilere göre anlatanlardandı. R. İhsan Eliaçık da benzeri söylemlerle Aişe’nin yaşının sözde evlilikte 17-21 yaşında olduğunu savunanlardandır. Sözde evlilik dedik, bunu şöyle açıklayalım:

- Evli olduğu halde neden evleri ayrıydı? Ki Hz. Peygamber’in vefatına yakın, Aişe ölüm döşeğinde olan Peygamber’i evine taşıması ne amaç gütmektedir?

- Evli oldukları doğruysa, neden Hz. Hatice’den çocukları oldu da Aişe dahil diğer kadınlardan çocukları olmadı? O tarihteki uygulanan korunma usülleri demek günümüz çağından iyiyiydi! ?

İçimizden çıkan döneklerin severek başvurduğu ve çok severek okudukları Arif Tekin adlı bir yazar vardır, hani eski ilahiyatçı, işte o ölüm döşeğinde yatan Peygamber’i Aişe’nin evine nasıl taşıdığını anlatır. Sadece o değil, bizzat Aişe ve Hafsa tarafından nasıl zehirlendiğinide yazar. Bazen batılda hakikat aşikâr olurmuş.

Dolayısıyla Hz. Peygamber’e atılan iftiranın kimler tarafından ve ne amaçla yapıldığı sorgulanması gereken bir konudur. Size bir tüyo vereyim, erken dönem hadis yazıcılarının öğretmeni Muaviye sarayında görev almış yahudi Kab’el Ahbar’dır. Bugün o şahısa atfen İslami teolojide hadis anlatımına “israiliyat” denir. Bu şahıs Hayber’in sakinlerindendir. Hayber savaşı öncesinde olan düşmanlığı, savaştan sonrada bütün kiniyle sahte ve uyduruk hadis öğretmenliğiyle tarihte derin tahribat yaratmıştır.

G. Antep’te bundan beş sene önce Ramazan ayında bir hoca ile Aişe’nin yaşı ve evliliği üzerine bir sohbetimiz olmuştu. Bu sohbette hoca, kendisininde eski kaynaklarda yaptığı araştırmalarda Aişe’nin yaşının 19-21 gibi olduğunu ve evliliğinin ise gerçek yaşanmış bir evlilik olmadığını dile getirmişti. Bu konuda müftülüğe itirazda bulunmuş, ama cevap yerine belirli süreliğine görevden uzaklaştırıldığını anlatmıştı. Bu olay bize göstermekteki, eski kaynaklarda bu yaş olayının tahrip edildiği ve yalan anlatımla günümüzde halen yanlış bir şekilde anlatıldığıdır.

Örneğin Anadolu, Avrupa ve Acem (Kürt, Fars, Türk, Ermeni) halklarında dahi, özellikle yakın bir tarihe kadar, sanayileşmeden önce, evliliklerin 14 yaş üstü yapıldığı bilinmektedir.

Şimdi sakın erken yaş evliliklerini onaylıyormuş gibi bir düşünceye kapılmayınız lütfen.

Örneğin zerdüştlerin din kitabı Avesta Zend’de 15 yaşında olan kız çocukların işlenen suç karşılığında bedel/berdel olarak verildiğini, cennet anlatımında huri kızların 15 yaşında olduğu, ve ağır suçlar karşılığında 15 yaşında kızların zerdüşti din adamlarına adandığı/verildiği yazılmaktadır.

Luvi ve Hititler kız çocuklarını güzellik tanrıçalarının mabedlerine hizmet etsinler diye, daha küçük yaşlarda verdikleri de bulunan tabletlerde kanıtlanmıştır. Ki bu mabedlerde ensest ilişkinin olduğu da bilinen bir gerçekliktir. Muazzez İlmiye Çığ fahişe tapınaklarında esir kadın ve kölelerin mabedlerde cinsel arzuları tatmin etme amaçlı tutulduğunu yazmıştır.

Bu mabedleri bizlere bugün “Alevi Tekkeleri” diye lanse eden senkretikçi döneklerin dernek ve kurumlarımızda bilimselci yazar diye tanıtılıp kürsü verilmesi trajedi ve asimilasyonun ta kendisidir.

Avrupa’da kadınların haklarının son 50 senelik bir süreçte verildiğini hatırlatmak isterim. Seçme ve seçilme yaşı, medeni sivil anayasının kopyalandığı İsviçre’de bayanlara 1971 yıllarında verilmiştir. Daha erken dönemlerde farklı ülkelerde verilmiş olan haklar olsa da, günümüzde halen çok medeni olarak tanıdığımız ülkelerde tam eşitlik sağlanmamıştır. Yakın bir tarihe kadar kadının bilimsel çalışmaları dahi, o çok hayran olduğunuz Avrupa medeniyetinde kabul görmüyordu. Bir çok bilimsel çalışmaları erkekler tarafından çalınmış ve hakları gasp edilmiştir.

Oysa, Ehl-i Beyt İslam anlayışında olan oluşumlarda tarihin ilk bayanlara yönelik üniversitesi kurulmuştur. Arabistan’ın kuzeybatısında İdrisi-i’ler 741 yılında “Fatıma al Fihriyya” adlı üniversiteyi Hz. Fatıma Ana’ya atfen kurmuş ve kendi dönemlerinde bir çok bayan alimin yetişmesine örnek teşkil etmişlerdir.

Savaşlarda, Hz. Muhammed’in kadın komutanları olduğu ve Hz. Ali’nin ordusunda kadınların vermiş olduğu destekler yazılmıştır. Şah İsmail Hata-i/Xata-i’nin ordusunda şehit düşmüş on bin kadın savaşçıları da yad edelim unutmadan.

Evet konumuz Hz. Fatıma Ana’nın yaşıydı, evlendiğinde yaşı Arap geleneğine göre evlilik yaşının 16 olduğunda Hz. Ali ile evlendi.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum