GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANMAZ!

Önceleri sessiz sessiz…

Şimdi bağıra bağıra haykırıyorlar…

Neymiş efendim Fuzûlî, fuzuli fuzuli doldurmuş Oniki İmam’ı, Ehlibeyt’e ağlasınlar diye yazmışmış…

Yedi ulu ozanımız olan Virânî, Kul Himmet, Pir Sultân, Seyyid Nesîmî, Yunus Emre, Şah Hatâyî ve Fuzûlî sırf Alevileri “islamlaştırmak” için 750 senedir bizlerin “35000” yıllık ne idüğü bellisiz “inancımızı” asimile için uğraşmışmışlar…

Bunu diyen muhteremler bazı Alevi kurumlarında cirit atıyor ve maalesef bunlara alkış tutanlar da bir o kadar zeka küpü.

Heyhat, bilimsellikten dem vurup, bir o kadar da cahil olmak bunlardan başkasına nasip olmaz.

Bu sözde yazar-çizer, sanatçı geçinen, sözde “dede” şahıslara tarihi literatürümüzde verilen en iyi tanımlama “harici” ve “düşkün” terimidir.

Tarihimizde bir çok hain çıktı, ama son 15-20 sene içinde çıkanlar, hiç bu kadar çok değildi.

Çağımız, bilgi çağı.

İnternet ağı sayesinde bir çok kaynağımıza daha rahat ulaşma imkânı buluyoruz.

Tabii, her zaman olduğu gibi bazı akl-ı evveller hemen atılarak “doğru olduğunu kim biliyor” diye çıkışıyorlardı.

Aynı bu tayfa baktı ki, bu işler yok sayarak olmuyor, şimdi ise bizzat yol erenlerini hedef alarak inkâr ediyorlar.

Evet, Alevi yol erenlerinin eserleri günümüze değin ulaştı.

Evet, Alevilerin yazılı kaynakları gerçek.

Evet, Alevi erenlerinin isimlerini zikrettikleri uluları Hz. Peygamber ve Ehlibeyt’i.

Evet, Alevi erenlerinin zikrettiği din İslâm.

Güneş, balçıkla sıvanmıyor.

Aşk ile Hû