İstanbul
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.58
  • EURO
    34.81
  • ALTIN
    2412.9
  • BIST
    9645.02
  • BTC
    66248.09$

DİNİN DİREĞİ NAMAZ MI, İYİ AHLAK MI?

14 Eylül 2024, Cumartesi 21:55

"Namaz dininin direğidir."  Bu söz öyle tekrarlanmakta ki; insanlar namaz kıldıklarında kendilerini sanki dinin bütün vecibelerini yerine getirmiş gibi kabul ederler. Öyle ki; İzmit bölgesinde katıldığım bir Cuma namazında, imam aynı sözü tekrarladıktan sonra, namaz kılanların günahlarının bağışlanacağını dahi söylemişti. İşte bu anlayışın bir örneği olarak Diyarbakır’da faili meçhul bir şekilde katledilen sekiz yaşındaki bir kız çocuğunu güvenlik görevlilerinden habersizce toprağa gömen şahıs çok rahat bir şekilde “ Ben onu gömdükten sonra üzerinde namaz kıldım” diyerek kendisine bir gerekçe yaratabilmektedir. Yani işlediği suçtan ve günahtan arındığını söyleyebilmektedir.

Oysa, bu İslam dinine aykırıdır. Namaz hem dinin direği değildir hem de onu kılanlar günahlardan arınmış olmazlar. Günahların bağışlanıp bağışlanmayacağını yalnızca yüce yaradan bilir. Ancak siz “namaz dinin direğidir. Namaz kılanların günahı bağışlanır” derseniz, sıradan insanların hukuksuz ve adaletsiz eylem ve fiillerine de zemin hazırlamış olursunuz. Kısaca kişi yaptığı eylemleri sorgulamadan namaz kılmakla kendisinin temize çıkacağına ve cennete gideceğine inanır.

Kaldı ki; namaz İslamiyet’ten önce de vardı. Eğer namaz dinin direği olsaydı, yüce Tanrı neden toplumlara sık sık peygamber göndersin? Zira Musevilikte, Hristiyanlıkta da namaz kılmak bulunuyordu. (Taha suresi 14, Meryem suresi 31. Ayet) Müşrikler de namaz kılıyordu. Hatta Zerdüşt dininde de namaz vardı. Zerdüştler de günde beş vakit namaz kılıyorlardı. Ayrıca namaz Allah’a yapılan bir ibadettir. Allah’ı anmak, yakarmak ve niyaz etmektir. Yani dinin bir ibadetidir, kendisi değildir. Dinin kendisi Allah’a, Kutsal kitaplara, peygamberlere, meleklere ve ahirete inanmaktır. İman edilmeden namaz olmaz. Bir insan iman ettiği için namaz kılar. Yani namaz kıldığı için iman etmez. İmam Ebu Hanife de aynı görüştedir. Namazın dinin direği olduğu, dinde aklı ve bilimi reddeden Vahabilik’te vardır. Çünkü Vahabilik, ibadetleri imandan sayar. Ve ibadetlerin imanı artırdığını savunur. Dolayısıyla bu sözleri tekrar etmek, toplumu Vahabileştirmekten başka bir amacı bulunmamaktadır. Bunun sonu da Türkiye’yi Taliban türü bir rejime götürmektir.

Namazın dinin direği olduğu maalesef, Diyanet İşleri Başkanlığının resmi internet sitesinde de yer almaktadır. İlgili bölüm aynen şöyle:

“NAMAZ DİNİN DİREĞİDİR: İslâm dinini bir binaya benzetecek olursak, namaz da bu binayı ayakta tutan direk demek olur. Binanın ayakta durması direklerle mümkün olduğu gibi dini ayakta tutan da namaz olmuş olur. Bu bakımdan namaz, din binasının en önemli unsurlarından birini oluşturur. Bu unsurun yokluğu bina için büyük bir eksiklik olduğunda şüphe yoktur. Bunun içindir ki, Peygamberimiz (as)’in yaptığı son tavsiyelerinden biri namaz olmuştur.”

Hazreti peygamber elbette ki namazı farz kılmıştır. Ama Kur’an ayetlerinde “Namaz dinin direğidir” diye bir söz geçmez. Bazı yazarların bu söze dayanak yaptıkları MÜDDESİR Suresinin 42. ve 43. Ayetleridir. Ancak bu ayetlerin devamında sadece namazdan bahsedilmediği anlaşılmaktadır. İlgili ayetler şöyledir:

MÜDDESİR SURESİ: 42-46. Ayetleri “Sizi cehenneme sokan nedir?” derler. Günahkarlar derler ki “Biz namaz kılmazdık. Yoksulu doyurmazdık. Biz boş laflara dalanlarla beraberdik. Ceza gününü yalan sayardık.”

Ayetlerin bütünü okunduğunda sadece namaz kılmaktan bahsedilmediği görülmektedir. Dolayısıyla Kur’an’da “Namaz dinin direğidir” anlamında bir ayet bulunmamaktadır.

Kur’an’da ve hazreti Peygamber’in sözlerinde imandan sonra en çok iyi ahlak ve adaletle ilgili bölümler yer tutar. Zira, Hz. Muhammed, Müşriklerin Allah’a şirk (ortak) koşmalarına karşı çıkarken aynı zamanda, bozulan ahlakı ve adaleti yeniden sağlamak için de mücadele etmiştir. Kur’an’da ahlak ve adalet için şöyle denilmektedir:

KALEM SURESİ: 2-4. Ayetler: “ Ey Muhammed! Sen Rabbinin nimeti sayesinde deli değilsin. Sana muhakkak tükenmeyen bir mükafat vardır. Şüphe yok ki, sen pek büyük bir ahlaka sahipsin.”

ARAF SURESİ: 181. Ayet: ”Bizim yarattıklarımızdan bir ümmet var ki, hakka rehberlik eder ve onunla adaletle hükmederler.”

MAİDE SURESİ: 42. Ayet: ”Allah, adaletle hükmedenleri sever.”

NAHL SURESİ: 90. Ayet: ”Şüphesiz ki Allah, size adaleti, iyilik yapmayı ve yakınlara bakmayı emreder. Hayasızlıktan, fenalıktan ve azgınlıktan men eder. Öğüt almanız için size böyle öğüt verir.”

Ayetlerden de anlaşılacağı gibi, dinin direği namaz değil, iyi ahlak ve adalet olduğu görülmektedir.

Makalemizi Hz. Muhammed’in Ahlakla ilgili bir sözü ile tamamlayalım:

“Müminlerin iman bakımından en mükemmel olanı, AHLAKI en güzel olanlarıdır.”

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum