İstanbul
21 Kasım, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.58
  • EURO
    34.81
  • ALTIN
    2412.9
  • BIST
    9645.02
  • BTC
    66248.09$

CEMEVLERİ İBADETHANE Mİ?

28 Mayıs 2024, Salı 14:08

Algı operatörü” olarak medyada Alevi Bektaşiler konusunda “çalışan” kesimde yeni bir icat çıktı:

Devlet cemevlerini ibadethane olarak tanımıyor!” diyorlar.

Daha kısa bir süre önce, Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın kuruluş aşamasında “devlet cemevlerimizi tanımlayamaz” diyen kendileri değil miydi?

Rakipler ne yaparsa, tersini iddia etmeyi muhalefet yapmak sanan biçare politikacılar gibi, dün söylediklerini bugün red ve inkâr eden bir “zihniyet” Alevi Bektaşi toplumunu paçasından çekiştiriyor.

Her gün söyledikleri yalanları yüzlerine vursak da, arlanmaz bir tavırla yine yeniden yeni yalanlar üretiyorlar.

Anlaşıldığı üzere bugünkü konumuz, devlet nezdinde cemevleri ibadethane midir?

CEMEVLERİNİN ADIM ADIM DEĞİŞEN STATÜSÜ

2013 yılında Çevre Yönetmeliği’nin 14. Maddesinde yapılan değişiklikle, “cami yapımı için ayrılacak alanlar” kavramı “ibadethaneler” olarak genişletilmişti.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 3 Eylül 2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayınladığı “PLANLI ALANLAR TİP İMAR YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK”in 14. Maddesinin “ç” fıkrası şu şekilde değiştirilmişti:

ç) İbadet yeri: İbadet etmek ve dini hizmetlerden faydalanmak amacıyla insanların toplandığı, dinî tesis ve külliyesinin, dinî tesisin mimarisi ile uyumlu olmak koşuluyla dinî tesise ait; lojman, kütüphane, aşevi, dinlenme salonu, yurt ve kurs yapısı ile gasilhane, şadırvan ve hela gibi müştemilatların, açık veya zemin altında kapalı otoparkın da yapılabildiği alanlardır.

Böylece, Türk hukukunda ilk kez, cami dışında ibadethanelerin varlığı da resmen kabul edilerek yasada ifade edilmişti.

O dönem Çevre ve Şehircilik Bakanı olan Erdoğan Bayraktar bu değişikliği yine aynı şekilde yorumlamıştı: “İmar yönetmeliğini değiştirdik. Yerleşim bölgelerinde cami yapımı değil, ibadet yeri yapımı ifadesini koyduk. O bölgede yaşayan insanların tercihlerine göre dini mekan yaratılmasına imkân sağlamayı amaçladık. Hristiyanlar varsa kilise, müslümanlar varsa cami, isteyene de cemevi yapılması sağlanacak. TOKİ olarak zaten bu konuda duyarlıydık. Geçmişte çok sayıda cemevi yaptık.

İMAR BARIŞI’NDA CEMEVLERİNE İBADETHANE TESCİLİ YAPILDI

Nitekim, 2018 yılında ilan edilen “İmar Barışı” sürecinde de, başvurularda “ibadethane” bölümü açılmıştı. O dönemde yaptığım iki video ile cemevlerini “İmar Barışı” uygulamasından faydalanmaya çağırmıştım.

Bürokratik işlemlerin zorluğu ve Alevi Bektaşi toplumunun bu tür uygulamalara yabancılığını da göz önüne alarak, Kureyşan Ocağı  evladı ve inşaat mühendisi Kazım Büklü dedenin cemevlerine ücretsiz danışmanlık yapacağını açıkladığı bir video daha yapmıştık.

İMAR KANUNUNDA CEMEVLERİ

2022 yılında ise, doğrudan 3194 sayılı İmar Kanunu’da yapılan düzenleme ile, cemevleri yapılması konusunda yasal meşruiyet sağlandı:

EK MADDE 10- (Ek:16/11/2022-7421/8 md.) İmar planlarının tanziminde, planlanan beldenin ve bölgenin şartları ile müstakbel ihtiyaçları göz önünde tutularak lüzumlu cemevi yerleri ayrılır. İl ve ilçelerde mülkî idare amirinin izni alınmak ve imar mevzuatına uygun olmak şartıyla cemevleri yapılabilir. Cemevi yeri, imar mevzuatına aykırı olarak başka maksatlara tahsis edilemez.

Böylece, şehir planlaması çalışmalarında cemevi için yer ayrılması şartı kanun ile düzenlenmiş oldu.

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE KANUNUNDA CEMEVLERİ

Öte yandan, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’na da eklenen bir madde ile, belediyelere cemevlerine hizmet götürmek kapsamında yükümlülükler getirildi. Buna göre:

(Ek: 16/11/2022-7421/14 md.) Gerektiğinde cemevleri için bina ve tesisler yapmak, bu bina ve tesislerin her türlü bakımını, onarımını yapmak ve gerekli malzeme desteğini sağlamak.” büyükşehir belediyelerinin görevidir.

BELEDİYE KANUNUNDA CEMEVLERİ

5393 sayılı Belediye Kanunu’nda da yapılan düzenleme ile, “Belediyenin Görev, Yetki ve Sorumlulukları” bölümüne bir ek yapılmıştı. 14. Maddenin “b” bendine yapılan ek aynen şöyledir:

Devlete ait her derecedeki okul binalarının inşaatı ile bakım ve onarımını yapabilir veya yaptırabilir, her türlü araç, gereç ve malzeme ihtiyaçlarını karşılayabilir; sağlıkla ilgili her türlü tesisi açabilir ve işletebilir; mabetlerin yapımı, bakımı, onarımını yapabilir; kültür ve tabiat varlıkları ile tarihî dokunun ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekânların ve işlevlerinin korunmasını sağlayabilir; bu amaçla bakım ve onarımını yapabilir, korunması mümkün olmayanları aslına uygun olarak yeniden inşa edebilir; cemevlerinin yapım, bakım ve onarımını yapabilir.

İL ÖZEL İDARE KANUNUNDA CEMEVLERİ

5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu’nda 6. Maddenin “c” bendine yapılan ek düzenleme ile de, valilik ve kaymakamlıklara cemevleri yapımı, bakımı ve onarımı için yükümlülük getirilmiştir. İlgili düzenleme aynen şöyledir:

(Ek fıkra: 16/11/2022-7421/15 md.) İl özel idaresi; il sınırları içinde mabetler, kültür ve tabiat varlıkları, tarihî doku ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekânlar ile cemevlerinin yapım, bakım ve onarımını yapabilir.

İNKARCILAR NE İSTİYOR?

Kanunlarda yapılan tüm bu düzenlemelerin cemevlerine yasal bir statü kazandırdığı açıktır.

Halk TV’nin parlattığı bir şahıs, ekranlardan insanların gözünün içine baka baka belediye kanununda cemevlerine yer verilmediğini iddia edebiliyor!

Avrupa’dan Türkiye’deki Alevi Bektaşilere yön verme hayali kuran başka bir şahıs ise, bu yasal düzenlemeleri inkar ederek, “devlet cemevlerini tanımıyor” diye paylaşımlar yapıyor!

Öncelikle, şu noktanın altını çizelim: Cemevleri ibadethanedir.

Bu statü, onu ibadethane olarak kullananların tanımlamasından kaynaklanır.

O inanç topluluğu dışında kimse ve resmi/gayrı resmi hiçbir kuruluş herhangi bir mekanın ibadethane olup olmadığını belirleme ve tanımlama yetkisine sahip değildir.

Ancak, devletin sahip olması gereken tutum, ibadethanelere ve inanç topluluklarına eşit mesafede ve eşit hizmet anlayışı ile yaklaşmaktır.

Bizlerin beklentisi de, Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetenlerin tüm inanç gruplarına eşit hizmet vermesidir.

İnkarcıların söylemlerine baktığınızda, boş lâkırdı ve slogan dışında talep ve öneri göremezsiniz. Çünkü, varlıkları Alevi Bektaşi toplumuna hizmet için değil, tersine bu toplum üzerine yapılan farklı siyasi ve/veya jeo-politik planlarda görev almaya bağlıdır.

Yorumlar

  • yorum avatar
    Seyyid Hasan Çelik dede
    28-05-2024 22:08

    Hakk Muhammed Ali ceddim yüce pir Seyyid Derviş Gevr Derviş Beyaz Hakk emeklerinizi hizmetlerinizi baya uğratmaya... aşkı niyazımla

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum