İstanbul
04 Temmuz, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.58
  • EURO
    34.81
  • ALTIN
    2412.9
  • BIST
    9645.02
  • BTC
    66248.09$

Aleviler CHP'deki adaylık yarışında istismar malzemesi oldu


Aleviler CHP'deki adaylık yarışında istismar malzemesi oldu
Önceki Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilleri seçiminde yoğun olarak Alevi kurumlarının siyasete müdahil olmasının yarattığı sıkıntı, bu kez de Cumhuriyet Halk Partisi'nin yaklaşan 38. Olağan Kurultayı nedeniyle yaşanıyor. Çeşitli Alevi kurumları CHP'de süren adaylık yarışında açıkça taraf olarak ortaya çıkıyorlar Alevi inancı üzerinden adaylarına oy toplama çalışması yapıyorlar.

Cumhuriyet Halk Partisi'nin 38. Olağan Kurultayı 5 Kasım 2023, Pazar günü, Ankara'da yapılacak. Mevcut genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun destek verdiği CHP Meclis Grup Başkanı ve Manisa Milletvekili Özgür Özel arasında kıyasıya bir rekabet gözlemleniyor.

CHP'de yaşanan rekabetin Alevi kurumlarına da sıçradığı ve farklı adaylara açıktan destek açıklamaları yapıldığı öğrenildi.

Gazeteci İsmail Saymaz'ın paylaşımına göre, Ekrem İmamoğlu ile yakın dostluğu olan halk müziği sanatçısı Arif Sağ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na bir mektup göndererek, Özgür Özel'in karşısında aday olmamasını talep etti.

Gazeteci İsmail Saymaz’ın köşesine taşıdığı mektupta şu ifadeler yer aldı:

“Çok değerli başkanım, Bu mektubu, 78 yıllık ömrünü toplumuna, kültürüne, inancına sahip çıkmakla geçirmiş, sizin gibi her türlü saldırıya, haksızlığa karşı toplumunu ve kültürünü savunmakla geçirmiş bir yoldaşınız olarak yazıyorum. İçinden çıktığım yoksul, sahipsiz, mazlum Alevi toplumuma ve inancıma olan sorumluluğum ile bu tarihi aşamada, sizinle görüşlerimi paylaşmayı önemli bir görev sayıyorum.

Bizler imkansızlıklar içinde, bazen annemizin, babamızın sofradaki son lokma ekmeği yemeyerek yetiştirdiği, bu topraklarda gün görmemiş bir toplumun çocuklarıyız. Annelerimiz, babalarımız Anadolu’nun kuru toprağını bize lokma etti. Dedelerimiz, ninelerimiz kuş uçmaz kervan geçmez dağların başında, sahipsiz köylerimizde çocuklarını sakladı, gözetti; bu toplumu bugüne getirdi. Asla emekten, üretmekten, birbirine can demekten vazgeçmediler. İşte böyle bir toplumun evladı olarak siz, güzel gönlünüzle ve fikirlerinizle ülkenin kaderine yön vereceğiniz Cumhurbaşkanlığı adaylığınızla milyonların umudu oldunuz. Dürüstlüğün, adaletin, kardeşliğin iktidarını tüm gönüllere taşıdınız. Bir tane insan çıkıp sizin dürüstlüğünüz ve erdemleriniz için söz söyleyemedi, söyleyemez de. Bizi temsil eden birisi olarak mahcup etmediniz.

Sizin genel başkanlığınız bizim gözümüzde, binlerce yıllık Anadolu tarihimiz içerisinde çok özel, çok kıymetli bir eşiktir. Cumhurbaşkanlığınız da öyle olacaktı ama olmadı, eğer olsaydı tarihsel ve ideolojik gerekçelerle bu toprakların kaderi değişecekti ve buna en çok ben sevinecektim. Verdiğiniz tüm mücadelelerin, yürüdüğünüz o uzun yolun yanı sıra bu ülkenin kardeşliğine yaptığınız bu eşsiz katkı için bir kez daha çok teşekkür ediyorum.

Sarsıcı bir dönemden geçtik. Hak ettiğimizi alamadık. Ülkemizde demokrasi, eşitlik ve güzel bir yaşam için bizimle yürüyen milyonlarca insan da hak ettiğini alamadı. Çocuklarımız, gençlerimiz ne yapacaklarını düşünüyorlar. Şimdi artık, hepimiz için geleceğe bakma zamanı.

‘YARIŞA GİRMEYİN’

Bu toplumun son dayanağı; emekle, cefayla ayakta tutmak için her türlü badireyi göze aldığı partisi CHP’dir. Çünkü partimiz, bu ülkede bizim gibi kimliklere sahip olanlar için vazgeçilmez güvencemizdir.

Sizin iradenizle partimiz kendisine yakışır demokratik süreçlerini başlattı, seçim yenilgisini tehlikeli arayışlara savrulmadan atlattı ve olgunluk içerisinde il kongrelerini tamamladı.

Tarih boyunca topluma hizmet etmiş, yol göstermiş ailenizden aldığınız bilgelik ve kemalet ile bu zorlu günleri olgun tavrınızla yöneterek, CHP’yi güvenli limana ulaştırdınız.

Ancak bugün tarihi bir eşikteyiz, yine zor günlerin eşiğindeyiz.

Bugün itibarıyla hayatın getirdiği bir görev değişikliği, kaybetmenin değil görevi devretmenin, hepimizin şahsında sırtladığınız tarihsel yükün, demokratik işleyiş ile devredilmesinin ifadesi olmalı. Siz, bu süreçte tutumunuzla öncü olmalı, özne olmalı, 8 Mayıs 1972 günü emaneti genç kuşaklara teslim eden batı cephesi kumandanı İsmet İnönü gibi tarihe geçmelisiniz.

Bize ve tarihsel yükümüze yakışan böylesi bir yarışa girmek değildir.

Siz el ele, el hakka anlayışı ile her zaman hizmet ehli olmuş bir ulu yolun evladısınız.

Cetlerinizden bu yana yüzyıllardır bu topraklarda turab olmanın, kâmil insan olmanın; hırsın ve kibrin değil, hal ehli olmanın kültürünü bize ömürleri ile aşılamış bir ulu ocağın evladısınız.

Ne sizin güzel emeğiniz ne de edeb-erkan ile işlenmiş bu ulu yolun, bir yarışa konulması, bir teraziye konulması doğru değildir.

‘GENÇLERE EL VERİN’

Bizim aşıklardan sadıklardan duyduğumuz bir söz var ki ondan büyük değerimiz yok: ‘Yol, cümleden uludur…’

Annelerimiz, babalarımız, dedelerimiz, kardeşlerimiz yüzyıllardır hizmet makamını her şeyin üstünde tutarak gerektiğinde kendisini geri çekip yolu yürüttüler. Geldiğimiz aşamada bu siyasi yarışın, temsil ettiğiniz değerlere ve toplumumuza zarar vereceğini düşünüyorum ve bir yoldaşınız olarak kendimi, böyle bir yarışta olmamanız gerektiğini söyleme sorumluluğunda hissediyorum.

Şimdi size yakışan, bizim için hayati yeri ve önemi tartışılmaz olan partimizin yenilenerek büyümesine liderlik etmektir. Dileğim kimseyi zorda koymadan; yurttaşlarımızın, iyi geldiğiniz yaralı kalplerin, umut olduğunuz insanların gözlerinin içine baka baka ‘Sevgili evlatlarım, ben gerçek bir demokratım, gerçek bir Cumhuriyetçiyim’ demeniz ve güvenli limana taşıdığınız partimizin yeni rotasını çizmeleri için gençlere el vermenizdir. Dileğim, yol, edep, erkan bilmenin değerini bizlere bir kez daha göstererek, bu milletin hafızasında size yakışacak olan onurlu yerinizi almanızdır. Bizlere yakışan budur.”

SABAHAT AKKİRAZ'DAN SERT TEPKİ

Arif Sağ'ın bu mektubuna yine bir halk müziği sanatçısı olan Sabahat Akkiraz sert tepki verdi.

İsmail Saymaz yazısında, "Arif Sağ mektubunda Kılıçdaroğlu'na bir Alevi olarak ve Aleviler adına seslenerek, 'Aday olma' çağrısı yaptı." ifadelerini kullanmıştı

Akkiraz, yaşananları CHP içerisindeki yarışta Alevi kimliği üzerinden yürütülen Alevi halkını itibarsızlaştırma ve partiden uzaklaştırma çabaları olarak değerlendirerek; "ibretle izliyoruz." ifadesini kullandı.

"Alevi halkı ve inancının kimseye verecek bir hesabı yoktur. Biz hesabımızı kanla, canla, katliamlarla, ötekileştirmelerle ödedik." diyen Akkiraz, günümüzde yapılan her seçimin Alevi halkı ve inancının üzerinde olmadığını, kimsenin Aleviler üzerinden konuşamayacağını ve Alevi halkının kendi adına doğru kararı vereceğini belirtti.

KILIÇDAROĞLU DESTEKÇİSİ ALEVİ KURUMLARI

Öte yandan, kimi Alevi kuruluşları da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyen açıklama yayınladılar.

Kureyşan Ocağı Vakfı, Abdal Musa Ocağı Vakfı, Baba Mansur Ocağı Vakfı, Pir Sultan Abdal Ocağı Vakfı, Hünkar Hacı Bektaş Veli Dergahı Postnişini, Abdallar Ocağı Derneği, Üryan Hızır Ocağı Vakfı, Hubyar Sultan Ocağı Derneği ve Aşıklar Derneği imzası ile yayınlanan açıklamada, "Alevi kamuoyu olarakdün olduğu gibi bugün de Pirimizin, Oy verdiğimiz siyasi Liderin yanındayız." ifadeleri kullanıldı.

"Alevi Kanaat Önderi kimliği çatısı altında Halk Ozanlığından Belediye Sanatçısı kimliğine bürünen kişilerin" beyanlarına itibar edilmemesi istenen açıklama, "Biz buradayız, Bin yıldır olduğu gibi de Pirimizi ceddimizi asla yalnız bırakmayız. Kimse de kanaat önderimiz diyerek bizim adımıza karar alamaz karar verici olamaz. Aşk olsun." sözleri ile son buldu.

İMZACI KURUMLARDAN İTİRAZ GELDİ

Kemal Kılıçdaroğlu'na destek açıklamasında imzaları bulunan kimi kuruluşlar ise, bu açıklamayı kendilerinin yapmadıklarını bildirdiler.

Hubyar Sultan Ocağı Derneği, Baba Mansur Ocağı Vakfı ve Hünkar Hacı Bektaş Veli Dergahı Postnişi adına yapılan açıklamalarda söz konusu basın açıklamasında yer alan kuruluşlarla ve basın açıklamasının kendisiyle herhangi bir bağlantıları olmadığını bildirdiler.

CHP ALEVİLERİ BÖLDÜ!

Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde aralarında Cem Vakfı'nın da bulunduğu kimi Alevi kuruluşları laiklik ilkesini hiçe sayarak, özellikle de sosyal medya üzerinden açıkça siyasi açıklamalar yaparak Cumhuriyet Halk Partisi'ne ve Alevi kökenli olmasını gerekçe göstererek Kemal Kılıçdaroğlu'na oy verilmesini istemişlerdi.

Bu durumdan rahatsız olan ve itiraz eden Alevi kuruluşları ise "Yezit", "düşkün" gibi karalamalarla hakarete uğramışlardı.

Laikliği hiçe sayarak yöneticisi oldukları inanç kurumlarını siyasete sokan Alevi kurumlarının yöneticileri şimdi de, CHP içerisinde süren genel başkanlık yarışında sahne alıyorlar.

Sorumsuz yöneticiler eliyle, Alevi inanç toplumu önce CHP ve diğerleri şeklinde saflaşmaya zorlanırken, şimdi de CHP içerisinde Kılıçdaroğlu ve Özel arasında saflaşmaya zorlanıyorlar.

Tüm bu girişimler, kimilerine kişisel ikbal olanağı sunsa da, Alevi inanç toplumunu bölüyor, parçalıyor ve güçsüzleştiriyor.

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!