Akbaba dedenin sözleri Aleviler arasında büyük tepki topladı
Üryan Hızır Ocağı'nın Erzurum kolundan, kimden el alıp kendisini pir ilan ettiği de meçhul, Kenan Akbaba adlı dedenin Alevi Kültür Derneği Antalya Şube Zeytinköy Cemevi’nde yapılan Abdal Musa Birlik Cemi esnasında yaptığı konuşma Alevi Bektaşiler arasında büyük tepki topladı. Akbaba, konuşmasında haddi ve yetkisini aşarak bir kesim Alevi ve Bektaşileri toptan yezit ve düşkün ilan etmişti.
Üryan Hızır Ocağı dedesi olarak bilinen Kenan Akbaba'nın amacı ve ruhu birlik olan bir cem ibadeti esnasında, toplumu ayrıştırıcı, kin ve nefret dolu konuşma yapması Alevi ve Bektaşiler arasında büyük infial yarattı.
Toplumu birleştirmesi, bir arada tutması gereken bir dedenin, tam tersine Alevi ve Bektaşiler arasına nifak sokması, insanları birbirine düşürecek sözler sarfetmesi üzerine pek çok Alevi ve Bektaşi böyle konuşan bir kişinin dede olamayacağını dile getirdi.
Çok sayıda Alevi ve Bektaşi Akbaba dedenin dara çekilmesi gerektiğini, bir dedenin böyle sorumsuzlukla topluma hitap edemeyeceğini ifade etti.
Aydınlık gazetesinde Gökhan Büyük'ün haberine göre, bir dedenin bu şekilde kimseyi düşkün ilan edemeyeceğini belirten Alevi önderleri, bu tip söylemlerin Alevi ve Bektaşilerin ortak tavır geliştirmesi yanında, milli birliğimize de zarar verdiğini vurguladılar.
Bu ithamların Aleviliği İslam dışı göstermeye çalışan art niyetli kişiler tarafından kullanıldığını belirten Alevi önderleri, Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı çalışmalarının Alevi toplumu için çok olumlu ve önemli olduğunu da vurguladılar.
‘KABUL EDİLEMEZ’
Bektaşi babası Dursun Gümüşoğlu, konuya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
“Kendisi dâra durmuş mu ki başkalarına düşkün diyor?
Birincisi 'dâra durma meselesi' inançla ilgili teknik bir konudur. İkincisi Alevi Cemevleri Başkanlığına giden dedelere ve herkese de büyük bir saygısızlık.
Bu dedelerin hiç mi serbest iradeleri, akılları yok da herkesi böyle genelliyor ve suçlama yapıyorlar?
Bu kabul edilecek bir şey değildir. İnsanları böyle tanımadan, ön yargılı bir şekilde bu şekilde ayrıştırmanın bir manası yok.
‘BURADA ART NİYET ARAMAK GEREKİR’
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Alevi toplumunun bu toplumun bir parçası olduğunu kabul etti. Cemevleri, Cumhurbaşkanlığı seviyesinde ibadethane statüsünde kabul gördü. Resmi Gazete’de yayımlandı.
Cemevlerinin de camiler gibi aydınlanma, ısınma, su gibi ihtiyaçlarının devlet tarafından karşılanması meşru bir zemine oturdu.
Hatta imar planlarında da cemevlerine yer verilmesi konusu meşru bir zemine oturdu.
Ondan sonra eğer yine eksikse; bir daha istersiniz, tâ ki istekleriniz tamam oluncaya kadar.
Ama hem isteyip de daha sonra vazgeçerseniz, burada bir art niyet, bilgi eksikliği veyahut da ön yargı aramak gerekir.
Türkiye'nin her zamankinden daha fazla barış içinde bir arada yaşamaya ihtiyaç duyduğu bir dönemde, bunlar doğru değil.”
GÜMÜŞOĞLU: ‘AVRUPA’DAN BESLENİYORLAR’
Bu tür söylemlerin birinci sebebinin cehalet olduğunu belirten Gümüşoğlu, “Bunlardan yola çıkarak Aleviliği İslam’ın dışına itmeye çalışıyorlar. Halbuki Alevilik, Anadolu'nun Horasan Mektebi'nin, bir irfan geleneğinin yansımasıdır. Dolayısıyla şimdi bunun tersini söyleyenler Avrupa'dan besleniyorlar veya farkında olmadan emperyal güçlere hizmet ediyorlar. Ülkemizin bir ateş çemberi içinde olduğu asla unutulmamalıdır. Eleştiri her zaman yapılmalı ama yapıcı olmasına çaba gösterilmelidir. Yani dış güçler Türkiye'nin milli birlik bütünlüğüne zarar verebilecek bir ipucu yakalamaya çalışıyorlar. Onların bu oyununa gelmemek gerekir.” dedi.
ULUSOY: ‘MARJİNAL GRUPLAR’
Hacı Bektaş Veli evlatlarından Timurcan Ulusoy da bu görüşe sahip olan kişilerin genellikle marjinal gruplara mensup olduğunu ve birtakım yerlerden faydalandıklarını belirtti. Ulusoy, şu ifadeleri kullandı:
“Yasal yönlerden şimdiye kadar tanınmamış haklarımızı yavaş yavaş almaya çalışıyoruz.
Herkes herkesi düşkün ilan ediyor. Düşkünlük onlara mahsus değildir. Bizi sadece halkımız düşkün bırakabilir.
Toplum ileride bizleri anlayacaktır. Bu zamana kadar hep ‘Devlet Alevileri yok sayıyor. Cemevlerinin elektriğini, suyunu bile ödemiyor. Alevi cemevlerine herhangi bir yatırım yapılmıyor.' diye böyle itirazlar vardı. Bu itirazlar hala sürüyor.
Bu görüşe sahip olanlar marjinal gruplar. Kendilerinin birtakım yerlerden faydalandıkları belli. Yıllardan beri Aleviler devletten yana olmuşlardır. Hükümetler gelip geçicidir. Şu anda hükümet bizimle ilgili olumlu çalışmalar yapmaktadır. Bu çok önemli.”
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.