AABF deprem bağışlarını nereye harcadı?
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu 19 ve 20 Ekim 2024 tarihlerinde Neuss şehrinde yaptığı olağan genel kurulunun ardından Almanya başbakanı Olaf Scholz AABF’nin 35. kuruluş yıl dönümü nedeniyle bir video mesaj yayınladı. Scholz bu haberimizde sunduğumuz belgelerden haberli olsaydı yine de kutlama videosu yayınlar mıydı? Bilemiyoruz, ama biz haberimizi okumaya devam edelim. Çünkü, iddia değil, bizzat AABF Denetleme Kurulu’nun tespitlerini okurlarımızla paylaşacağız. Genel kurulda her delegeye verilmesi gerekirken, sadece kürsüden okutularak geçiştirilen Denetim Kurulu raporunda neler var, neler! Çayını kahvesini kapan gelsin, başlıyoruz!
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) 19 ve 20 Ekim 2024 tarihlerinde Neuss şehrinde 16. Olağan Genel Kurulu’nu yaptı.
Uzun süredir yönetim kurulu üyesi olan ve tam 2015 yılından beri başkanlık koltuğunu kimseye kaptırmayan Hüseyin Mat, son genel kurulda sadece dokuzuncu sıradan yönetim kuruluna girebilse de, ilk YK toplantısında yeni seçilen üyelere kendisini yine genel başkan olarak ilan ettirmeyi başardı!
Hüseyin Mat ekibiyle yarışan Seydi Koparan listesinin adayı Eda Aktaş’ın en çok oy aldığı halde “genel başkan yardımcılığı” ile yetinmek zorunda bırakılması, Mat ekibinin 21.Yüzyıl Almanya’sında kadına ve demokrasiye yaklaşımı hakkında bir fikir veriyor.
Ancak, Şansölye Olaf Scholz’un videosunu hazırlarken bu durum hakkında bilgilendirildiğini sanmıyoruz.
DENETİM RAPORU SÜMENALTI EDİLDİ!
Denetim kurulu raporunda hiçbir kurumsal yapıda kabul edilemeyecek, özellikle de “devlet hukukunun parçası” (Körperschaft des öffentlichen Rechts) statüsünde bir kurumda asla hoş görülemeyecek unsurlar yer aldığı halde, iddialar hakkında tartışmanın engellenmesi ve delegelerin susturulması, AABF’nin kıdemli emektarlarından Ali Kocakahya’nın ifadesi ile, “görülmedik bir şekilde yöresel ve etnik farklılıklar ön plana çıkarıl”arak sümenaltı edilmesi ile AABF 16. Olağan Genel Kurulu’nun demokratik bir hukuk devletinde hiç olmaması gereken en kötü sınavı verilmişti.
ŞANSÖLYE SCHOLZ ALEVİLERE NE DEDİ?
Oysa, Almanya Şansölyesi Olaf Scholz AABF’nin 35. yılını kutlamak için hazırladığı videoda, “Alevi değerleri”ni öne çıkarmış ve Alevileri modern Almanya’nın çoğulculuk anlayışına açık oldukları için övmüştü!
“İster Hristiyan, ister Yahudi, Müslüman ya da Ateist olalım, ister bu ülkede doğmuş ya da sonradan bu topraklara ayak basmış olalım bu nedenle ayrışmalara karşı birlik olmalıyız” ifadelerini kullanan Scholz, “Alevilerin hünkarı Hacı Bektaş-ı Veli düsturuna uygun olarak, her kültüre, inanca ve halka saygıyla bakıyorsunuz: Bu yol, günümüzde birlikte yaşam için doğru bir yoldur” ifadeleri ile, Alevi Bektaşilerin “72 millete bir nazarla bakmak” ilkesinden de övgüyle söz etmişti.
HÜSEYİN MAT ÇOĞULCULUK İLKESİNDE SINIFTA KALDI!
Scholz, Alevi Bektaşileri yüzyıllar önce gelenekselleştirdikleri hoş görü ve çoğulcu yaklaşımları nedeniyle överken, Köln’de toplanan AABF yeni yönetim kurulu üyeleri, Şansölye’yi hayal kırıklığına uğratacak kararlar aldılar.
Önce, delegelerin takdiriyle en çok oy alan Eda Aktaş’ı değil, delegelerin ancak dokuzuncu sırada layık gördüğü başka birisini genel başkan yaptılar.
“Karşı listeden” seçilen ve hepsi de Hüseyin Mat’tan daha fazla oy alan diğer üyelere ise hiç görev vermediler!
Sadece Eda Aktaş, adeta “sus payı” verircesine, genel başkan yardımcısı yapıldı!
Öyle ki; Eda Aktaş’a etkin bir görev vermemek uğruna, Hüseyin Mat “eş başkanlık” ilkesinden dahi vaz geçti!
Kendisinden daha çok oy alan karşı liste üyelerine hiç görev vermemek ve tepki çekmemek için en çok oy alan Eda Aktaş’a genel başkan yardımcılığı “lütfetmek” Hüseyin Mat’ın demokrasi ve çoğulculuk anlayışının seviyesini yeteri kadar gösteriyor.
Bu seviyenin “Alevice” bir seviye olmadığı açık.
Bundan sonrası için, “her halk lâyık olduğu kişiler tarafından yönetilir” öz deyişini hatıratarak konuyu kapatıyoruz.
DEPREM PARALARI NE OLDU?
Öncelikle şunun altını çizelim: Kendisini yeniden genel başkan yaptıran Hüseyin Mat’ın yönetim kurulunda elinin rahat olamayacağı gerçeği, sadece karşı listeden seçilen 4 kişi nedeniyle ortaya atılmıyor.
Yönetim kuruluna Hüseyin Mat’tan 1 oy fazla alarak seçilen Denetim Kurulu eski başkanı Avukat Seydi Koparan’ın diğer Denetim Kurulu üyelerinin tamamının onayı ve imzalarıyla hazırladığı rapor genel kurulda “sümenaltı” edilse de, herhangi bir AABF’ye bağlı derneklerin üyesinin savcılığa başvurması halinde, başı fena halde ağrıyacak gibi görünüyor.
Çünkü, yönetim kurulunun genel kurulda aklanması, suç unsuru varsa, savcılığın soruşturma ve/veya dava açması için engel teşkil etmiyor!
Hüseyin Mat’ın başını ağrıtacak, hatta dava açılırsa büyük ihtimalle ceza alabileceği en kritik konu 9 Şubat 2023 tarihi ile özdeşleşen ve Türkiye’nin tam 11 ilini kapsayan büyük bir yıkıma yol açan depremin ardından Almanya’da toplanan bağışların akıbeti ile ilgili.
Seydi Koparan, Özlem Mirwald, Zafer Öğütcü, Erkan Erçin ve Funda Öztürk’ten oluşan Denetim Kurulu tarafından hazırlanan raporda toplanan bağışlarla ilgili çok sayıda belirsizliğe atıf yapılmış.
Denetleme Kurulu toplanan bağış miktarının 2.259.781,80 Avro olarak kesinleştirmiş.
Bilindiği gibi, önceki dönemlerde Hüseyin Mat’ın toplam bağış miktarı konusunda farklı açıklamaları olmuştu.
Denetim Kurulu raporuna göre, toplanan bağışların harcama usulünde önceki YK kararı ile, tek yetkili olarak Hüseyin Mat’a karar verme ve harcama yapma yetkisi verilmiş.
Hatta, Hüseyin Mat, WhatsApp mesajları ile ödeme talimatları vermiş!
Nasıl olur, demeyin, olmuş!
İki ortaklı bir şirkette dahi, ortak imza ile finans hareketleri düzelenirken, koskoca AABF milyonlarda Avro tutarındaki havaleler için Hüseyin Mat’ tek başına yetki vermiş. O da WhatsApp uygulaması üzerinden ödeme talimatları vermiş!
DEPREM BAĞIŞLARI KİME GİTTİ?
Denetim Kurulu’nun altını çizerek genel kurul delegelerini uyardığı en önemli konulardan birisi de, “deprem bağışlarının doğru ve amacına uygun kullanımına ilişkin kanıtların” yetersizliği!
Daha vahimi ise, “deprem bağışları” adı altında bireylere nakit ve havale olarak ödeme yapılmış olması.
AABF kişilere verilen bu ödemelerin “cemevlerine iletilmek üzere” verildiğini iddia etse de, Denetim Kurulu bu ödemelerin gerçekten cemevlerine ulaştırıldığı konusunda “herhangi bir belge görmediğini” belirtiyor!
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde bulunan Narlı Cemevinin 70.000 ve İstanbul’da bulunan ve Zeynel Abidin Koç’un başkanlığını yaptığı Bağcılar Cemevi’nin ise tam 801.225 Avro ödeme aldığı Denetim Kurulu raporlarına geçmiş durumda!
İşin daha ilginç kısmı ise şu: Türkiye’de yapıldığı iddia edilen harcamaların cemevlerinden de teyit edilmesini talep ettiğinde Denetim Kurulu’na sadece iki belge sunuluyor.
Birincisi, tahmin edilebileceği gibi, Bağcılar Cemevi’nden geliyor. Ancak, bu belgede, Denetim Kurulu raporuna göre, detaylı harcama bilgisi yok.
İkinci belge ise, Kayseri Cemevi Başkanı Abbas Tan’ın imzaladığı belge ki, Denetim Kurulu “bu belgenin ne zaman imzalandığı” konusunda ikna olmamış durumda!
Öte yandan, Narlı Cemevi’nin aldığı ödemelere karşılık yapılan harcamalara ilişkin herhangi bir belge sunmamış olduğu da, Denetim Kurulu raporuna yansımış.
TANESİ 53,18 AVRO’DAN 5 BİN OKUL ÇANTASI DAĞITILMIŞ!
Deprem bağışlarının akıbeti konusunda bir gariplik de, dağıtıldığı iddia edilen 5 bin okul çantası ile ilgili.
Bu çantaların nerede dağıtıldığını halen kimse bilmiyor!
Ancak, bu çantalar için yapılan ödeme tutarı Denetim Kurulu raporuna göre, tam 265.940,52 Avro!
Bu durumda, her bir okul çantasının değeri 53,18 Avro oluyor ki, hangi okul çantasının bu fiyata alındığı ayrıca bir şüphe uyandırıyor!
Harcama yapıldığı iddia edilen rakam ile en az iki veya üç okul çantası üreten işletme kurulabileceği de iddialar arasında!
Denetleme Raporu’nun ortaya çıkardığı bir gariplik de, yine Bağcılar Cemevi üzerinden dağıtıldığı iddia edilen öğrenci burslarıyla ilgili.
AABF yönetimi tarafından deprem mağduru 100 öğrenciye burs verildiği iddia edilse de, Denetim Raporu’na göre, Bağcılar Cemevi’nin hangi 100 öğrenciye, nerede ve hangi miktarda burs verdiği halen bilinmiyor!
MADIMAK BELGESELİ’NDEN GELEN KÖTÜ KOKULAR!
Hüseyin Mat liderliğinde 2012-2024 arası AABF’yi yöneten ekibin faaliyetlerinde maddi sorunlarla ilgili oluşan bir güçlü şüphe de “Madımak Belgeseli” ile ilgili.
Denetim Kurulu raporunda şöyle bir ifade var: “Madımak Belgeseli Projesi’nin masraflarının şimdiye kadar 496.000 Avro tutarında olduğunu ve 7.000 ila 8000 Avro tutarında bir ödeme daha yapılması gerektiğini tespit ettik.”
Önceki Yönetim Kurulu üyesi Ali Çağan’ın kurduğu Anatolia Yapım ve Dağıtım Şirketi tarafından hazırlanan belgeselin yönetmeni Ümit Kıvanç’ın çok küçük bir meblağ ödeme aldığının altının çizildiği Denetim Kurulu raporuna göre, belgesel için harcamalar asıl olarak yapım aşamasında ve “çalışanlara ödemeler şeklinde” yapılmış!
Ancak, çoğunluğu daha önce çekilmiş görüntülere dayanan ve tekli stüdyo görüşmelerinden oluşan yeni çekimler için de iddia edilen harcamaların yapılmış olması “hayatın olağan akışı”na ters!
Görüşmeler ve 31 sene öncesinden kalan görüntülerin montajlanması ile ortaya çıkan bir belgeselin çalışanlarına yapılacak ödemelerin 17 milyon TL tutarında olduğunu/olabileceğini teyit edecek sinema sektöründen kim var, bilmiyoruz!
Belgeselle ilgili olarak Denetim Kurulu raporuna yansıyan bir bilgi de şöyle: “Toplamda kaç bilet basıldığını, biletlerin hangi fiyattan satıldığını, satılamayan biletlerin miktarını dokuzuncu denetleme toplantımızda ve akabindeki raporumuzda talep etmemize rağmen henüz tarafımıza iletilmemiştir.”
HÜSEYİN MAT MAHKEMEDE HESAP VERECEK Mİ?
Sadece bir kısmını yayınladığımız AABF Denetleme Kurulu 2021-2024 faaliyet raporunda belirtilen konular eski yönetimi mahkemeye götürecek bilgi ve bulgular içeriyor.
16. Olağan Genel Kurul üyesi delegelerden birisi veya AABF derneklerinde üye herhangi birisinin savcılığa başvurması halinde, genel kuruldan raporu “bir şekilde” geçiren Hüseyin Mat’ı sıkıntılı günlerin beklediğini söylemek için kahin olmaya gerek yok.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Facebook Yorum
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Abbas Aslandogan
01-11-2024 00:55995 -2001 yılları arasında aabf Derneklerinde görev yapmış bir arkadaş olarak bir çok genel kurullara derneğimizi temsilen katılır ve genel kurulda neler yapıldığını Neler döndüğünü Denetim Kurulu raporları neler içerdiğini incelerdik. o dönemde N.Saraç'la T.öker Denetim Kurulu raporlarında ABF genel merkezine bina alımında ve diğer giderlerinde birtakım soru işaretleri yüzünden ve ispatlayamadıkları bir takım giderlerinden dolayı Disiplin Kurulu tarafından Denetleme Kurulu tarafından ve de Dedeler Kurulu tarafından ABF'de görev alamayacakları kararı verilmişti ve sonradan yapılan Denetim Kurulu değil de Dedeler kurulu başkanı sayın Derviş Tur tarafından affedildiler ve görev aldılar Yani demek istediğim şey şu; abff'de bir takım uygunsuz harcamalar makbuzlar kayıt edilemediği birilerinin har vurup harman savurduğu bir yönetiminden başka bir şey değildir Bence burada Eğer Denetim Kurulu raporlarına yansıdıysa Hüseyin Mat mahkemeye verilmeli ve hesabı sorulmalıdır.