Hüseyin Vodinalı yazdı: NATO Türkiye'de sistemin bizzat sahibidir

DÜNYA

“NATO” TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK PARTİSİ DEĞİL SİSTEMİN BİZZAT SAHİBİ

1946’da Fullbright Eğitim sistemini kurduktan ve devamında 1952’de NATO’ya tam üye olduktan sonra Türkiye bağımsızlığını yitirmiştir.

Bugün hala o eski Köy Enstitüsü görüntülerine bakıp bakıp ağlıyoruz o yüzden.

Dün TBMM’de Finlandiya’nın NATO’ya üye olmasına hiç bir hayır oyu verilmeden topyekün onay verildi.

CHP’siyle, AKP’siyle, MHP ve HDP’siyle evet denildi.

276 evet oyuna karşı sıfır hayır.

Türkiye’de en büyük ve tek parti NATO’dur.

70 yıldır iğrenç biçimde üzerimize yapışan ve içinde debelendiğimiz pislik çukuru olan mafyatik, yobaz ve bölücü sistemin özüdür NATO.

O yüzden TBMM’deki tüm partiler onay verir.

Dünkü oylamada “NATO bir Terör Örgütü”dür diyen TİP’li Erkan Baş bile hayır diyememiş.

HDP ile aynı çuvala girersen NATO’ya hayır diyemezsin tabii.

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan twitter mesajında net konuşmuş: “Dün TBMM’de savaşçı, darbeci, katliamcı emperyalist NATO’nun genişlemesi oylandı. Bir tane olsun HAYIR oyu yok. Tarihi bir utançtır bu.”

Evet tarihi bir utançtır.

Çünkü o partilerin TBMM’ye girmesine onay veren sistemin adı NATO’dur.

Hem de nasıl bir konjontürde biliyor musunuz?

Hayır çoğunuz bilmiyorsunuz, ya da beni takip edenler biliyor da Türk toplumunun çoğu bilmiyor diyeyim.

Çünkü saçma sapan bir seçim kargaşası içine girdik ve ali veli kırkdokuz elli muhabbetinden başka bir şey yok.

Dünya Savaşı çıkmak üzere beyler bayanlar!

Haberiniz yok değil mi?

Ne zaman oldu ki zaten?

Deprem diye bağırdı bilim insanları uyudunuz, deprem olup yüzbinlerce insan ölünce şöyle uyanır gibi oldunuz sonra yine kıvrılıp yattınız.

Sıtmalı gibi uyumaktan, uyuşmaktan bir hal oldunuz.

Dr. Naim Babüroğlu bunu güzel anlatıyor.

Dün attığı twitlerde bakın ne demiş:

“Mart 2023’te uluslararası ilişkilerde örneği pek olmayan ve tarihin kaydedeceği 2 önemli olaya tanık olduk: -ABD’nin PKK terör örgütüne helikopter verdiğinin anlaşıldığı günlerde, Türkiye Finlandiya’nın NATO üyeliğini onayladı. -Türklere soykırım yapıldığı dönemin (25 Mart 1821) yıldönümünde, Türkiye Yunanistan’ın Bağımsızlık gününü kutladı.”

NATO budur işte.

FETÖ aramayın FETÖ’nün özüdür NATO.

PKK’nın özüdür, yobazlığın özüdür.

ABD, 1945’ten beri Türkiye’yi tampon ülke, ileri karakol olarak kullandı.

Bunun için de yapmadığı kötülüğü bırakmadı.

Komprador tüccar ve siyasetçi eliyle Mustafa Kemal Atatürk’ün bağımsız Cumhuriyet ideallerinin altını oydu, “Yeşil Kuşak” projesiyle yobazları, tarikatları destekleyerek çağdaş uygarlık seviyesini aşma hedefini mayınladı ve son olarak Büyük Ortadoğu Projesiyle artık topraklarımıza göz dikti.

Haritasını bile yaptı.

Dört yanımızı düşman zulasına çevirdi.

Bakın daha dün yunanistan ile Ermenistan ittifak imzaladı.

Kime karşı?

Suriye ve Irak’tan PKK ile bizi tehdit eden kim?

CHP’li Çeviköz Finlandiya ve İsveç’in üyeliğini desteklerken “güvenliğin bölünmemesi lazım” demiş!

Yahu güvenliğimizin ‘g’si kalmış mı bir sorsana.

Sınırlarımız kevgire dönmüş, depremden sonra bile katar katar Arap, Afgan, Paki erkek sürüleri hudutlardan güle oynaya geçiyor.

Yes We are NATO!

Gerçekten de Türkiye’yi Türkler değil NATO yönetiyor.

12 Eylül Darbesinde Kenan Evren, NATO’dan ayrılan Yunanistan’ın dönüşüne onca sorun varken koşulsuz evet demişti.

1990’larda PKK koruyucusu ve Türkiye’yi bölücü Amerikan Çekiç Güç operasyonuna TBMM’de her seferinde evet diye eller kalkmıştı.

2009’da PKK ve Asala destekçisi Fransa’nın NATO’ya dönüşüne okey çekildi.

2009’da yine PKK terörüne destek veren Danimarka’nın eski Başbakanı Rasmussen’ın (Bakınız NATO genel sekreterleri istisnasız mutlaka eski CIA ajanlarıdır) genel sekreterliğine evet dendi.

Geçiniz bunları, AKP dahil geçmişteki tüm hükümetler, gözünün içine baka baka PKK’yı destekleyen, onu kara gücü ilan eden ve ona bir devlet kurma vaadinde bulunan ABD’ye “canım Stratejik Müttefik’im” demedi mi?

Ey halkım uyu sen, uyanma sakın.

Anketlerde yüzde 90 ABD ve NATO karşıtı çıkarsın, ama oyunu gidip mutlaka NATO’cu partilere verirsin.

Adana ilinde ABD’nin onlarca atom bombası var.

Ve giderek yaklaşan nükleer dünya savaşında doğrudan hedeftirler.

1962’de Küba krizinde şansımıza yırttık atom bombalarını yemekten.

Ama bu kez hipersonik füzeleriyle vuruş üstünlüğü olan Rusya, biz NATO kafa NATO mermer gittikçe istikbalimize, korkarım son noktada Avrupa ile birlikte orayı da hedef almaktan çekinmez.

Neden böyle söylüyorum?

Çünkü 1960’larda ABD’yi yönetenler bugünkülerden çok daha aklı başında sağduyulu insanlardı.

Bugün ABD’yi yöneten ekip, jeopolitik karar alma açısından Binali Yıldırım, Ahmet Davutoğlu, Ünal Çeviköz veya Nureddin Nebati’den farklı değil.

Korkun bence.

NOT: Ha benden duymuş olmayın bu arada, Batı merkezli, Amerikan hegemonyasındaki dünya bitti bitiyor.com!

https://hvodinali.wordpress.com/2023/03/31/nato-turkiyenin-en-buyuk-partisi-degil-sistemin-bizzat-sahibi/