AKD Genel Başkanı, Sünni kökenli akademisyenlere islamcı dedi!
GÜNDEMAlevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Seher Şengünlü Yılmaz skandal gaflarına bir yenisini ekledi. Yılmaz, Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı tarafından duyurulan Alevi Ansiklopedisi çalışmalarına katılan Sünni kökenli akademisyenleri “İslamcı” olarak niteledi!
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Seher Şengünlü Yılmaz, son dönemde kontrolsüz çıkışları ile dikkat çekiyor.
Soayal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı olan şahıs (Alirıza Özdemir), şubelerimizi kendisi için kolay lokma görerek ziyaretler gerçekleştirip, devletin finansal kaynakları ile deyim yerindeyse terbiye etme, bağımsızlaştırma ve asimilasyon politikaları yürütmeye çalışmaktadır” ifadelerini kullanan AKD Genel Başkanı, Özdemir’in “Sünni İslamcı akademisyenlere Alevi Ansiklopedisi yazdırmasıyla” tanındığını öne sürdü.
Hem Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Özdemir’i ve hem de Alevi Ansiklopedisi çalışmasına katılan akademisyenleri hedef alan AKD Genel Başkanı Yılmaz’ın gafları başını ağrıtacak görünüyor.
Son dönemde yaptığı açıklamalarda sıklıkla Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Alirıza Özdemir’i şahsi olarak hedef alan AKD Genel Başkanı Yılmaz’ın bu çıkışları ile neyi amaçladığı merak konusu oldu.
GAZİANTEP ŞUBESİNE MÜDAHALE SONUN BAŞLANGICI OLDU
900 delegenin sadece 150’sinin katıldığı olağanüstü genel kurulda Alevi Kültür Dernekleri Başkanlığına seçilen Seher Şengünlü Yılmaz’ın ilk icraatlarından birisi tüzüğe aykırı olarak Gaziantep şubesine kayyım atamak oldu.
Kamuoyunda bu girişimin duyulması ile birlikte yükselen tepkileri yönlendirmek amacıyla, görevden alma yazısında “yolların ayrıldığı” açıklaması yapılsa da, görevden alınan Gaziantep Şube Başkanı Yılmaz Demirdelen’in kararın iptali için mahkemeye başvurmasının ardından, Yılmaz’ın üslubu da değişti.
Önce görevden alınan şube yönetimini yolsuzluk ile suçlayan AKD Genel Başkanı Seher Ş. Yılmaz, mahkemenin de AKD genel merkezinin görevden alma kararını iptal etmesi sonrasında, önce bu kararı da inkar etmişti.
29 Ocak tarihinde yaptığı açıklamada AKD Genel Başkanı şöyle diyordu: “Göreve iade gibi bir karar söz konusu değildir. Dosya ile ilgili tüm delillerimizi mahkemeye sunacağız. Hukukun üstünlüğüne ve adalete güvenimiz tamdır.”
YILMAZ, SİTEMİZİ DE ASILSIZ İDDİALARLA HEDEF ALDI
Ancak, gerçekler Yılmaz’ın kamuoyuna anlattığı gibi değildi. Mahkemenin göreve iade kararını uygulamaması ve uygulamamakta direnmesi üzerine, hakkında 3 gün disiplin cezası verilmesi konusunu da kamuoyunu yanıltıcı bilgilerle paylaşan Yılmaz, bu kez haberi yaptığımız için bize saldırmayı tercih etti.
AKD Genel Başkanı Yılmaz’a göre, “Cemevi Başkanlığı’nın yandaşlığını yapan bir internet sitesi kendi avukatının dahi bulamadığı duruşma metnini hemen yayınlamıştı”!
Hâlbuki, mahkeme kararı 1 Mart tarihinde almıştı ve biz ise 16 Mart tarihinde konuyu haberleştirmiştik!
Çoktan tüm yargı mensuplarının ve vatandaşların gelişmeleri anlık olarak takip edebildikleri UYAP sistemine düşmüş bir karara “kendisinin ve avukatını ulaşamadığını, ama bir internet sitesinin ulaştığını” iddia etmesi, AKD Genel Başkanı Yılmaz’ın kamuoyunu yanıltma girişimlerinden bir yenisiydi.
Ancak, haber sitemizin kendisine ispat çağrısına bugüne kadar sessiz kalan AKD Genel Başkanı Yılmaz, müfteri olduğunu da böylece tescil ettirmiş oldu!
YILMAZ’IN MAHKEMEYİ ÖZDEMİR’İNYÖNLENDİRDİĞİ İDDİASI
AKD Genel Başkanı Seher Şengünlü Yılmaz’ın hukuka aykırı girişimlerinin mahkemeden dönmesi, üslubunu da değiştirdi. Yılmaz, mahkemenin Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Alirıza Özdemir tarafından yönlendirildiğini öne sürdü.
Daha önce, mahkemenin kararından kendisinin ve avukatının dahi haberi olmadığını öne süren AKD Genel Başkanı Yılmaz, haberimiz üzerine yaptığı açıklamada, aslında mahkeme kararından haberli olduğunu da zımnen kabul ederken, bu kez de daha önce “güvenimiz tam” dediği mahkemeye saldırmaya ve çirkin iftiralarla yargıyı ve dava sürecini kamuoyunda karalamaya başladı.
Açıklamasında, “karar önceden alınmış belli ki Cemevi daire başkanı Ali Rıza Özdemir ve ona hizmet eden Yılmaz Demirdelen, devletin mahkemelerinde Alevi toplumunun örgütlü kimliğini dize getireceğini sanmışlardır” ifadelerini kullanan Yılmaz, “bu şarlatanlara geçit vermeyecek ve hukuk nezdinde bu kararı veren hakim hakkında HSYK’ya, Kültür Bakanlığı’na bağlı Cemevi daire başkanı olan zat Ali Rıza Özdemir ve Yılmaz Demirdelen hakkında da suç duyurusunda bulunacağız” diyordu!
“Şarlatanlar” ve açıklamasının sonunda “Yezide boyun eğenin boynu kırılsın” ifadeleri ile mahkemeyi ve Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Alirıza Özdemir ve görevden alınan Gaziantep şube başkanı Yılmaz Demirdelen’e hakaret ve iftira atan AKD Genel Başkanı Seher Şengünlü Yılmaz “Direkt talimat alınan, talimatla verilen birtakım kararlar söz konusu. Bu davanın Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı tarafından bizzat yönetildiğini düşünüyoruz” diyordu!
SEHER ŞENGÜNLÜ YILMAZ NEREYE KOŞUYOR?
Hayatın olağan akışına ters tepkileri ve resmi kurumlara yönelik hakaret ve iftiralarla bir yere varılmayacağı, topluma da hiçbir yarar sağlamayacağı açık bu davranışların nedenini Alevi Bektaşi çevrelere sorduk.
AKD içerisinden yapılan yorumlarda, 2025 Mart ayında yapılacak genel kurulunda koltuğunu sağlamlaştırmak için böyle sert çıkışlar yaptığı belirtiliyor. 9 Ekim 2023’te yapılan olağanüstü genel kurulda seçilmesinin tamamen rastlantı olduğunu belirten kaynaklar, Yılmaz’ın sert söylemlerle AKD tabanını kendisini savunmak zorunda bırakmayı hedeflediğini “dışarıya kılıç sallıyor görüntüsü vererek aslında içeriye oynadığını” öne sürüyor.
Görüşlerine baş vurduğumuz Horasan Erenleri Dernekler Federasyonu Genel Sekreteri Ali Rıza Özkan ise, durumu şöyle değerlendirdi: “Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın kurulması ile, daha önce de tespit ettiğimiz gibi, taşlar yerinden oynadı. Artık, eskisi gibi Alevi Bektaşi toplumunu istismar edemeyecekleri anlaşılan pek çok örgüt krize giriyor. Bu kriz daha da derinleşecek ve bu örgütler marjinalleşerek dağılacaklar. AKD de dağılacağı kesin örgütlerden birisi. Bu yapı içerisinde Hakk Muhammed Ali yolunda samimiyetine inandığımız çok sayıda dostumuz var. Alevi Bektaşi toplumuna ihanet içerisindeki Hasan Klavuz’un eteklerine yapışarak iktidarda kalmaya çalışanların sonu gelmiştir.”
İlginizi Çekebilir